İklim Krizi, Sürdürülebilir Enerji ve Küresel Enerji Dönüşümünün Geleceği
Enerjinin küresel çapta bir dönüşüm içinde olduğu, artık hepimizin bildiği bir gerçek. Ortak bir uluslararası strateji geliştirerek yeşil ve iklim dostu enerjiyi herkesin ulaşabileceği bir konuma getirmek, sürdürülebilir enerji dönüşümünü mümkün hale getiriyor. Yaklaşık 200 ülkenin imzaladığı ve Türkçe olarak da yayımlanan Glasgow İklim Paktı da enerji sistemlerinin sürdürülebilir ve iklim dostu bir şekle dönüştürülmesi çağrısını sürdürüyor.
Enerji kullanımının azaltılması, enerji verimliliğinin artması ve sürdürülebilir enerji kaynakları
Küresel çapta sürdürülebilir enerji dönüşümü, fosil yakıtların ve iklime zarar veren enerjilerin kullanımdan kaldırılması ve iklim dostu enerji kaynaklarıyla enerji verimliliğinin artması anlamına geliyor.
Bu noktada, dünya ülkeleri olarak sürdürülebilir bir endüstriyel kalkınmanın teşvik edilmesi önem arz ediyor. Hem çelik ve çimento gibi ağır emisyonlu sektörlerde hem de gıda ve tekstil gibi sektörlerde, sanayinin karbonsuzlaştırılması ve iklim dostu çözümlerin geliştirilmesi sürdürülebilir enerji alanında küresel pazarlar yaratmak için de kritik bir öneme sahip.
Temiz enerji, doğa dostu sanayileşme ve iklim dostu enerji kullanımına yönelik tedarik zincirinin genişletilmesi için, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerle ortak çalışmalar gerektiriyor. Bu dönüşüm, ayrıca yeni teknolojilerin ve çözümlerin sunulduğu yeni bir alanda istihdam yaratılması ve gelişmekte olan ülkelerin ekonomik olarak kalkınması gibi yararlar da sağlıyor.
Küresel enerji dönüşümüyle ilgileniyorsanız, dilerseniz Dünya Enerji’nin websitesinde yer alan Küresel Enerji Dönüşümü : 2050 için Bir Yol Haritası başlıklı yazıyı okuyabilirsiniz.
Uzun vadede fırsatlar ve zorluklar
Sürdürülebilir temiz enerji için enerji dönüşümü süreci, oldukça ilerlemiş durumda ve bu dönüşüm giderek hızlanıyor. Tabi ki bu dönüşümün, küresel çapta derin ve ülkelere göre değişen etkileri de olacak.
Güneş enerjileri, rüzgar enerjileri gibi yeşil dostu teknolojilerin gelişmesi; uzun vadede hem fırsat hem de bazı zorluklar yaratacak. Yenilenebilir enerjiler ve elektrikli arabalara olan ilgideki hızlı artış, otomobil üreticilerinin de bu üretimi hızlandırması anlamına geliyor. Özellikle, fosil yakıt üreticisi ülkeler, makroekonomik anlamda bu durumda ciddi şekilde etkilenecek. Bununla birlikte, mineral üreticisi ülkeler ise bu dönüşümden büyük faydalar elde edebilir.
Sürdürülebilir enerjinin makroekonomik etkileri söz konusu olduğunda; fosil yakıt ihraç eden ülkeler ve önemli mineral ve metal ihracatçısı ülkelere odaklanmak gerekiyor. Bununla birlikte, gelişmekte olan ülkeler için istihdam yaratılması ve kalkınmanın desteklenmesi anlamında uzun vadeli katkılar sağlaması kaçınılmaz. Yenilikçi çözümlerin yaygınlaştırılması, katma değerin arttırılması anlamına da geliyor.
İklim krizini göz önünde bulundurarak yapılacak uluslararası işbirlikleri ve anlaşmalar, yaşanmakta olan ve hızlanan bu enerji dönüşümünü küresel çapta mümkün kılacak. Çünkü enerji, hem kalkınmanın hem de sanayileşmenin temelidir. Ve gelişmekte olan ülkeler, yenilenebilir enerjiye yapılan yatırımlardan daha fazla pay aldıkça, küresel enerji dönüşümü de hız ve ivme kazanacaktır.
Yenilenebilir enerjinin ekonomik ve doğa etkileri
Kullanımı hızla artan rüzgar ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarında 2030 yılına kadar ön görülen fiyat düşüşleri, yenilenebilir enerjiyi dünyanın büyük bölümünde en ucuz elektrik kaynağı ve dolayısıyla yeni kapasite için tercih edilen seçenek haline getirmiştir. Bu dönüşüm ve büyüme, 2010 yılında %20 olan yenilenebilir enerji kaynaklarının küresel elektrik üretimindeki payının, geçtiğimiz yılda %30’a yükselmesini sağlamıştır.
Rüzgar ve güneş enerjisi gibi sürdürülebilir enerji kaynaklarının kullanımındaki artış; elektrikli araç pazarının da büyümesini hızlandırdı.
2015 yılında, 0 araç satışlarında ortalama %1 civarında olan elektrikli araba satışı, 2023 yılında %15’in üzerine çıkmıştır. Nihai tüketicinin elektrikli araba kullanımını bu hızlı benimseyişi, diğer taşıtlarda da elektrik kullanımında belirgin bir büyümeyi işaret etmektedir.
İlginizi çekebilir:
