Birkaç ay öncesine kadar Twitter olarak bildiğimiz platform X; Türkiye’de özellikle Gazze-İsrail Savaşı ve Dilan Polat ve ailesinin kara para aklamasıyla ile ilgili haberlerin ardından büyük bir dezenformasyona neden oldu. Avrupa Birliği tarafından en büyük dezenformasyon kaynağı olarak gösterilen X, ifade özgürlüğü ve sohbetlere olanak tanıyan bir platform olsa da kuralların ihmal edilmesi ve bilginin çarpıtılması nedeniyle büyük tepkiler toplamaya da başladı.
Bir ayı aşkın bir süre önce başlayan Dilan Polat- Engin Polat çifti ile ilgili kara para aklama, örgüt kurma ile ilgili haberlerin ardından, zaten her zaman var olan dezenformasyon, artık çok ciddi boyutlara ulaştı. Kullanıcılar, etkileşim ve “like” almak için sürekli farklı isimleri hedef göstermeye başladı. Ancak bu durum, dezenformasyon nedeniyle pek çok ismin itibar kaybı yaşamasına neden oluyor…
Büyük bir bilgi kirliliği var
Haberlerin neredeyse gerçek zamanlı gerçekleşmesi ile X’in geleneksel medyanın yerini almaya başladığı bir gerçek. Ancak, geleneksel medyadan farklı olarak bir kontrol mekanizması yok ve kullanıcılar istediğini yazmakta özgür. Bu durum; karalama kampanyası, linç, itibar kaybı gibi sorunlar ile sonuçlanabiliyor.
X’teki bilgilerin doğruluğunun teyidinin kontrolden çıkması ile sosyal medyada yanlış paylaşımların tufanı haline gelmesi, Polat ailesinin ardından güzellik sektöründeki pek çok isim ile ilgili de haberler yayılmaya başladı. Özlem Öz ve Tayyar Öz bu isimlerden biri.
Feyza Altun “Tayyargiller” dedi, herkes onları paylaşmaya başladı
Özlem Öz ve Tayyar Öz, sosyal medya hesaplarında milyonluk görünen bir kitleye sahip. Trendyol üzerinden satışını yaptıkları kozmetik ürünler ve gıda ürünleri hakkında yapılan yorumlar ve sosyal medya kullanıcılarının yaptığı yorumlar üzerine gözler Öz Ailesi’ne çevrildi.
Geçtiğimiz günlerde, sosyal medyada yayılan haberlerin ardından Özlem ve Tayyar Öz çiftinin noterde görülmesi, bu kez de akla başka soruları getirdi ve X’de yine gündem oldular.
İfade özgürlüğü mü dezenformasyon mu?
X’deki yanıltıcı bilgiler karşısında, insanların sağlıklı bir kamusal sohbete katılabilmeleri de neredeyse imkansız hale geldi. Bilgi kirliliği ve dezenformasyon, hiç olmadığı kadar büyümüş durumda. Ve, geleneksel medyanın aksine, tespit edilen bu tehditleri azaltmak neredeyse imkansız.
Sosyal medyada ifade özgürlüğü ile başlayan X platformunun popülerliği, bugün geldiğimiz noktada büyük bir dezenformasyon ile sonuçlandı. Filtrelenmemiş veya düzenlenmemiş içerikler ile artık yanlış bilgi ve hatta dezenformasyonda bir artış görüyoruz. Bu dezenformasyonlar arasında, hem gerçekleri yanlış aktaran hatalı bilgiler hem de kasıtlı olarak yapılan yanlış yönlendirmeler yer alıyor.
Mesela like almak ve etkileşimi arttırmak mı?
X’te fenomen olan kullanıcıların paylaşımları, zaman zaman hem habere konu olan kişi hem de sosyal medya kullanıcıları tarafından tepki topluyor. Geçtiğimiz günlerde, Polat Ailesi ile başlayan ve güzellik sektöründeki diğer isimleri hedef alan başlıklar arasına Alp Kılınç da dahil oldu. Neslim Güngen, Sevim Alan gibi isimler hakkında yaptığı paylaşımlar ile X kullanıcıları da ikiye ayrıldı. Alp Kılınç, daha önce Nihat Doğan, İsmail YK ve Ece Erken gibi isimler ile de sorun yaşamış, yaptığı paylaşımlar nedeniyle davalık olmuştu.
Gazze-İsrail savaşı veya gündemdeki Polat Ailesi ile çığırından çıkan dezenformasyon çılgınlığı ve kasıtlı olarak yapılan yanlış haberler gündemi meşgul ederken, bazı X kullanıcılarının takipçi sayısı ve paylaştıklarının görüntülenme sayısı giderek artıyor.
X’te paylaşılanları denetlemek ve düzenlemek neredeyse imkansız olduğundan, herhangi bir yanlış haber çok kısa bir sürede milyonlara ulaşabiliyor. Bakalım, ilerleyen günlerde Elon Musk X’teki bu giderek büyüyen sorun ile ilgili bir yaptırımda bulunacak mı…